Antakya Çevre Koruma Derneği Başkanı Nilgün Karasu, Marmaris’teki orman yangınlarını dehşet ve üzüntüyle takip ettiklerini, yangında sadece ağaçların değil, binlerce canlının yaşam alanının yandığını ifade etti. AÇKD Başkanı Karasu yaptığı açıklamada şı ifadelere yer verdi. “Yanan sadece ağaçlar değil, binlerce canlının yaşam alanı yanıyor.. İnsansız Hava araçları orman yangınlarını erkenden tespit etmek için kullanılmaya başlanmalı! Geçen yıl pek çok bölgesinde binlerce hektar yeşil alanını kaybeden Türkiye'de, bu yıl da manzara değişmedi. Muğla Marmaris'e bağlı Hisarönü Mahallesi, Amazon Koyu Bördübet Yedi Adalar mevkiindeki ormanlık alanda, 21 Haziran Salı akşamı henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın başladı. Marmaris’teki orman yangınlarını dehşet ve üzüntüyle izliyoruz Türkiye`nin en önemli doğa ve turizm merkezlerinde sadece çamlar yanmıyor; çocuklarımızın, dünyamızın geleceği yanıyor. Geçtiğimiz sene günlerce yüreğimizi yakan, nefesimizi kesen ve canlarımızı alan yangınları, unutmadık. Daha üç beş gün önce sellerle boğuşuyorduk. Şimdi de yangınlar, Ormanlar yanıyor. Ağacın, kuşun kurdun, börtü böceğin yaşam alanı ormanlar..!! Çiçek de ağaç da böcek de yanıyor şimdi cayır cayır.. Yanan sadece ağaçlar değil, binlerce canlının yaşam alanı yanıyor.. Sonbaharla birlikte, küresel ısınmaya, iklim değişikliğine karşı ağaçlandırma kampanyaları başlayacak. Halbu ki 50 yılda ancak yetişebilen ormanın yok oluşunu izliyoruz. Ülkemizde yeşile dahil ne varsa yanıp kül oluyor. Gecikmiş olsa da yangınla mücadele alanının ve kapsamının genişletilmesi gerekmektedir. Orman Genel Müdürlüğü’nün bütçesi artırılmalı, küstürülen orman köylüsü refaha kavuşturulmalıdır. Ata yadigarımız olan Türk Hava Kurumu, desteklenerek orman yangınlarındaki mücadeleye aktif biçimde dahil edilmelidir. Gece görüşlü olan hava araçları kullanılmalı, gece gündüz müdahale yapılabilmelidir.. Yaşamak istediğimiz dünya bu değil, çocuklarımıza bırakacağımız dünya bu olmamalı. İklim değişikliği diye bağırırken, iklimi dengeleyen en önemli unsur olan ormanlarımızı yok olmasından dolayı çok üzgünüz. Bizler çevre katili politikalara karşı; Doğanın, kuşun, böceğin, çiçeğin, dağın, derenin, ağacın tarafındayız.. Yitirilen Çevre Değil, Geleceğimizdir.” Foto-Haber:Nezahat Fırıncıoğulları