(ANKARA) - Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Etimesgut Şehit Yasin Kendircioğlu Ortaokulu’nda, karne dağıtım törenine katıldı. Bakan Tekin, törenin ardından düzenlediği "Yıllık Değerlendirme Basın Toplantısı"nda açıklamalarda bulundu. Tekin, Gebze'de bir lisedeki mezuniyet törenine bazı öğrencilerin kıyafetlerinin uygun olmadığı gerekçesiyle alınmadıkları yönünde çıkan haberlere yanıt verirken; sınıf tekrarı, öğrencilerin açıköğretime yönelmesi ve özel sektör öğretmenlerinin "taban maaş" taleplerine ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Tekin,  devamsızlık nedeniyle sınıf tekrarına kalanlara herhangi bir af ya da benzeri düzenleme yapmayı düşünmediklerini bildirdi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara Şehit Yasin Kendircioğlu Ortaokulu’nda karne dağıtım törenine katıldı. Bakan Tekin, okul bahçesinde yeni müfredatın beceri temelli uygulamalarını da içeren "yıl sonu faaliyet haftası" etkinliklerini izledi. Tekin, daha sonra öğrencilere karnelerini dağıtmak için bir sınıfa çıktı. Burada bir öğrenci, Mehmet Akif İnan'ın Mescid-i-Aksa isimli şiirini keman eşliğinde okudu. Tekin, öğrencilere sınıf öğretmenleriyle birlikte karnelerini dağıttı ve sohbet etti. Tekin, bu yıl ilk defa ortaokul öğrencilerine dağıtılan, ders notlarının yanında sosyal etkinliklere katılım durumlarının da işlendiği yeni tasarımlı karne hakkında da bilgiler verdi.

Bir öğrencinin, okuldaki sınavların test olarak yapılmasını talep etmesinin ardından Tekin'in "LGS test. Bütün her şey de test olmasın, bazı şeyler de açık uçlu olsun. İstiyorsanız sınavlarınızı test yapalım, LGS'yi açık uçlu yapalım?" demesine öğrenciler "hayır" yanıtını verdi.

Bakan Tekin, başka bir öğrencinin, kantinlerde sıra olduğunu söylemesi üzerine "Kantindeki sırayı çözelim, tamam ona bakalım." dedi.

Bir başka öğrencinin ilkokullarda sınavların neden kaldırıldığına ilişkin sorusuna Tekin, "İlkokuldaki çocukları sınavla ölçmeye gerek yok çünkü onların okula gelmesi, başlı başına güzel bir şey. Okula geldikleri için ödüllendirsek yeter. Zaten okula geldikleri, okulu sevdikleri için başarılı olurlar. Zaten ondan sonra hep sınava girecekler. Bari ilkokulda hiç olmazsa biraz rahat etsinler" yanıtını verdi.

Daha sonra öğrencilerle fotoğraf çektiren Tekin, okul bahçesindeki İstiklal Marşı törenine katıldı.

Daha sonra bir sınıfta bir yılı değerlendiren Tekin, çocukların okul dönemini daha verimli geçirebilmesi için okul dışı dönemde enerji topladıklarını ve bu nedenle bu süreci en az eğitim öğretim dönemi kadar dolu dolu geçirilmesi gereken bir dönem olarak gördüklerini söyledi.

Bakan Tekin, "Bizim gençlerimizden, çocuklarımızdan istediğimiz şey, kendilerini çok fazla yormadan yıl içinde elde ettikleri kazanımları kaybetmeden bir tatil dönemi geçirmeleri. Bunu yaparken bol bol kitap okumalarını, hatta okuduklarını kaleme almalarını, yazmalarını, yazmaya çalışmalarını temenni ediyorum" diye konuştu.

Velilere de seslenen Tekin, tüm ülkelerde ebeveynlerin de eğitim öğretim sürecinin bir parçası olduklarını belirterek 12 yıllık zorunlu eğitimini tamamlayan bir öğrencinin okulda geçirdiği vakitten daha fazlasını ailesiyle geçirdiğine dikkati çekti.

Gebze'de bir lisedeki mezuniyet törenine bazı öğrencilerin kıyafetlerinin uygun olmadığı gerekçesiyle alınmadıkları yönünde çıkan haberlere ilişkin soru üzerine Bakan Tekin, yaşanmasını arzu etmedikleri bir olay olduğunu yineleyerek, "Bakanlık olarak, bu konuda ihmali, yanlışı olan kişilerle ilgili gerekli işlemleri, incelemeleri yapacağız" dedi. Tekin, olayın detayı yeterince araştırılmadan öğretmen ve okul idarecilerinin toplum nezdinde linç edilmesinin kendisini üzdüğünü belirterek bunu yıl boyunca sergilenen emeğe, çabaya saygısızlık olarak gördüğünü ifade etti.

"Sınıf tekrarı konusunda çok marjinal bir tabloyla karşı karşıya değiliz"
 
9'uncu sınıflarda sınıf tekrarının geri getirilmesiyle birlikte kaç öğrencinin tekrara kaldığı ve bu yıl YKS'ye katılan, ancak devamsızlık nedeniyle tekrar yapacak kaç öğrencinin olduğuna ilişkin sorular üzerine Tekin, karnelerin dağıtılmasının telafi niteliğindeki süreçlerin tamamlandığı anlamına gelmeyeceğini belirterek sınıf tekrarıyla ilgili işlemlerin henüz tamamlanmadığını ve bayram sonrası net rakamları göreceklerini söyledi.Tekin, genel olarak çok marjinal bir tabloyla karşı karşıya olmadıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Bütün attığımız adımlar, öğretmen arkadaşlarımızın bizlerden eğitim öğretim sürecinin daha ciddi şekilde yürümesi, öğretmenlerimizin emeklerinin karşılığının daha sağlıklı şekilde alınabilmesi, öğretmen arkadaşlarımızın itibarlarının korunması açısından alınması gereken tedbirlerdi. Öğrenciler açısından da başarısının arttırılması için aldığımız tedbirlerdi. 9'uncu sınıflar açısından da yönetilemeyecek bir süreç yok. Medyada speküle edildiği gibi, 'Çok ciddi sayıda sınıf tekrarı olacağı için önümüzdeki yıl 9'uncu sınıflara kayıtlarda sıkıntı yaşanacak' şeyi doğru değil. Bunun hesabını zaten yapıyoruz."
 
''Devamsızlık nedeniyle kalanlara af yok''
 
Devamla ilgili aldıkları kararı da çok önemsediklerini bildiren Tekin, şöyle devam etti:
''Özellikle 12'nci sınıflar açısından söyleyeyim, çocuklarımızın üniversite hazırlık anlamında en çok faydalanabilecekleri alanın okullarımız ve öğretmenlerimiz olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla çocuklarımız devamsızlık yapıp merdiven altı kurslarda, kaçak eğitim veren kurslarda ya da çok farklı yapıların organize ettiği kurslarda eğitim öğretim adı altında sınava hazırlık kursları almasını arzu etmiyoruz. Çocuklarımızın okullarda zaman geçirmesini istiyoruz. Öğretmenlerimizle birlikte bu süreci yürütmesini istiyoruz. Bunun için de daha önce defaten söyledik, ÖSYM ile çok sağlıklı bir süreç yürütüyoruz. ÖSYM, soru hazırlama havuzundaki kişilerin yarıya yakınını Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki öğretmen arkadaşlarımızdan oluşturdu. Aynı şekilde ÖSYM Başkanımızla da konuştuk, üniversite sınavı için çıkan soruların tamamı kazanımlarımız, müfredatımız ve kitaplarımız odaklı. Hal böyle olunca çocuklarımızın dışarıda değil, okulda bu süreci tamamlamalarını arzu ediyorduk. Bunu sağlamak için de başka tedbirler almıştık. Devamla ilgili aldığımız kararın önemli bir gerekçesi de buydu. Biz bu anlamda doğru bir iş yaptığımıza inanıyoruz. Devamsızlıkla ilgili herhangi bir af ya da benzeri düzenleme yapmayı düşünmüyoruz." 
 
"Çocuklarımızın örgün öğretimde eğitim almasını arzu ediyoruz"
 
Tekin, açık liseye geçişle ilgili soruya Milli Eğitim Temel Kanunu'nun, örgün öğretimi esas kabul ettiğini hatırlattı.  Tekin, "Yani asli işimiz, çocuklarımızın örgün öğretime devam etmesini sağlamak. Açıköğretim aslında örgün öğretim çağının dışına çıkmış ya da insani sebeplerle örgün öğretim alamayacak olan çocukların yönlendirildiği bir mekanizma. Yani bir zorunluluk durumunda başvuracağımız bir şey... Dolayısıyla bu tür bir durum olmadığında çocukların açık öğretime yönlendirilmesi, Millî Eğitim Bakanlığının da kendisi açısından bir zaafiyeti teşkil eder. Çocuklarımızın örgün öğretime gelip, örgün öğretimde öğretmenlerimizden eğitim almasını arzu ediyoruz. Yaz aylarında yaptığımız düzenlemenin sebebi de buydu" diye konuştu.
 
Çocukların üniversiteye hazırlık dahil olmak üzere bütün eğitim-öğretim ihtiyaçlarını giderebilecek kadar büyük bir aile olduklarını ifade eden Bakan Tekin, çocukların varsa eksikliklerini, destekleme ve yetiştirme kurslarıyla giderebileceklerini bildirdi. Tekin, "Öbür taraftan baktığımızda, çocuklarımızın devam ettiğini iddia ettiği yapılar yani dershane dediğimiz şeyler, bizim zaten örgün öğretim çağındaki çocuklarımızın devam edeceği bir yapı yok. Yani bunlar demek ki illegal. Onların niteliğiyle ilgili bakanlık olarak kefil olmadığımız, denetlemediğimiz bir süreç var orada. Çocuklarımızın oralara gitmesini o yüzden istemiyoruz. Gitmemeleri için de elimizden gelen tedbirleri alacağız" diye konuştu.
 
Özel sektör öğremenlerinin "taban maaş" beklentisi

Bakan Tekin, özel sektör öğretmenlerinin “taban maaş” talebine ilişkin ise, “Bu konu da speküle edildi. Pandemi sürecinde özel okullar da irtifa kaybettiler. Kendi düzenleri bozuldu. Sonrasında bazı özel okullar bünyesinde çalıştırdıkları öğretmenlere hak etiklerinin altında özlük ödediklerini öğrendik. Biz yaptığımız bazı düzenlemelerle, özel okullara pandemi koşullarının geçtiğini, ülkenin normalleştiğini ve özel okul politikamızın artık normalleşmesi gerektiğini kendilerine söyledik. Pandemi koşullarında biz küçüldük, bazı tedbirler almaya gittik dediler. Mayıs ve haziran aylarında öğretmenlerle yaptıkları sözleşmelerde öğretmenlerin hakkını koruyacak mali tabloyu sunmalarını söyledik. Önümüzdeki yıl sorunu çözeceklerini deklare ettiler. Yasal düzenlemeyi doğru bulmuyorum. Özel okul sahiplerinin bu anlaşmaya riayet edeceklerini düşünüyorum. Buna uymayan okullar olursa, öğretmen arkadaşlarımız bize iletirse okullarla gerekli görüşmeleri yaparız” dedi.

Öğrencilerin sevinci

Karnelerini alan öğrenciler sevinçlerini ANKA Haber Ajansı ile paylaştı. Bütün bir yıl boyunca çok çalıştıklarını belirten öğrenciler, tatilde eğlenerek yeni döneme hazırlanacaklarını söyledi. Teşekkür belgesini az puanla kaçırdığını söyleyen bir öğrenci, “Yaz tatilinde konularımı tekrar edip, arkadaşlarımla zaman geçireceğim. Seneye daha çok çalışarak takdir belgesi alacağım” dedi. Takdir belgesi alan bir öğrenci de, “Arkadaşlarımla zaman geçirip, ders çalışıp, Kur’an-ı Kerim okumaya devam edeceğim” şeklinde konuştu.

 

Kaynak: anka