Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuşma yaptı. Erdoğan'ın konuşmasından başlıklar şu şekilde: NE KADAR SAPKIN İDEOLOJİ VARSA GENÇLERİMİZE DAYATTILAR: Dün 2023 hedeflerimizi Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına adamıştık, bugün 2053 vizyonumuzu İstanbul'un Fethi'nin 600. yılına adıyoruz. Yarın evlatlarımız bir sonraki hedeflerini Malazgirt Zaferi'nin 1000. yıl dönümü olan 2071'e adayacaklar. İşte millet olmak, devlet olmak, büyük olmak, güçlü olmak budur. Uzunca bir süredir bizi bu ruhtan koparmak için çalıştılar. Dünyada ne kadar sapkın ideoloji varsa hepsini de getirip gençlerimize dayattılar. Bölgemizde ne kadar gerilim ve çatışma konusu varsa hepsini getirip milletimize dayattılar. ÜLKEMİZE ÇAĞ ATLATTIK: Herkes kalkınma, hak, özgürlük, medeniyet yoluyla ilerlerken bize bölünmeyi, küçülmeyi, geri kalmayı, vesayeti, darbeleri dayattılar. Artık bu ülkede darbe dönemlerinin açılması, geri kalmışlığın eskisinden çok daha zordur. Çünkü biz milletimizle birlikte ülkemize çağ atlattık. Türkiye dünyanın en üst ligine yükseldi. İSTANBUL 2023 ZAFERİNİN LOKOMOTİFİ OLACAK: AK Parti sadece dünün sadece bugünün değil yarının da partisidir. Türk milletinin bugün sahip olduğu demokrasi standartlarına biz çıkardık. Ülkemizin bugün karşı karşıya bulunduğu sıkıntıları çözecek kararlığa, dirayete yine biz sahibiz. Büyük ve güçlü Türkiye'yi adım adım inşa edecek olan da yine biziz. İstanbul, kuruluşumuzdan bugüne tüm zaferlerimizde olduğu gibi 2023 seçimlerinin de Allah'ın izniyle lokomotifi olacaktır. ORHAN GENCEBAY ÜSTADIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUM: (AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın Orhan Gencebay’ın “Mevsim Bahar Olunca” şarkısından uyarladığı kampanya şarkısının dinletilmesinin ardından) Milletle bir olunca, gönüller buluşunca, sevenler kavuşunca İstanbul gerçekten çok güzel. Orhan Gencebay üstadımıza şahsım, tüm dava arkadaşlarım adına çok çok teşekkür ediyorum. Bu güzelliği her gün daha ileriye taşımak için yaptığınız, yapacağınız çalışmalarda sizlere başarılar diliyorum. ÜLKEMİZDE DE BENZER SENARYOLAR SAHNELEMEYE ÇALIŞIYORLAR: İslam dünyası ve Türkiye olarak merhamet ve ahlak üzerine kurulan medeniyetimizin güzelliğini nerede kaybetmişsek orada arayıp, bulacak ve yükselteceğiz. Dünyanın dört bir yanında Müslümanlar üzerinde oyunlar oynanıyor. Irak'ı bu şekilde 2 milyon insanın kanı üzerinde böldüler, bölünmenin eşiğine getirdiler. Suriye'yi bu şekilde 1 milyon insanın kanı üzerinde böldüler, parçaladılar, hala aynı oyunlara devam ediyorlar. Ülkemizde de Sünni-Alevi, Türk-Kürt, ensar-muhacir fitnesi üzerinden benzer senaryolar sahnelenmeye çalışıyorlar. HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ GARANTİ ALTINA ALINA BİR HUKUK DEVLETİ KURDUK: Biz geçtiğimiz 20 yılda gerçekleştirdiğimiz sessiz devrimlerle inanç, köken, mezhep, meşrep farkı gözetmeksizin herkesin hak ve özgürlüklerini garanti altına alan bir demokratik hukuk devleti kurduk. Bugün 85 milyon vatandaşımızın her biri bu ülkenin birinci sınıf ferdidir. ALEVİ KARDEŞLERİMİZE YÖNELİK TAHRİKLER EKSİK OLMUYOR: Kardeşlerim eksiklerimiz yok mudur, aksaklıklar yaşanmıyor mu? Elbette vardır. Ama bizim bu eksikleri tamamlama, aksaklıkları giderme irademiz hepsinden daha üstündür, güçlüdür. Buna rağmen her kesim gibi Alevi-Bektaşi yönelik kardeşlerimize tahrikler de eksik olmuyor. Muharrem ayı vesilesiyle önce Ankara'da Hüseyin Gazı Vakfı Dergahı'nda ardından Hacı Bektaş'ta hazreti hünkarın huzurunda birlik, beraberlik, kardeşlik çağrımızı tekrarladık. Bu çağrılarımızda samimiyiz. DİNSİZ, İMANSIZ ALEVİLİK DE MÜSLÜMANLIK DA OLMAZ: "Ali gibi yiğit, Zülfikar gibi kılıç olmaz" diyorsak, her türlü farklılığı bir kenara bırakarak inançlarımıza, kültürümüze, değerlerimize sıkı sıkıya sarılmalıyız. Ülkemizdeki tüm vatandaşlarımız gibi Alevi-Bektaşi kardeşlerimizin meselelerini çoğunu biz çözdük, kalanlarını da adım adım çözüme kavuşturuyoruz. Yıllarca Alevi-Bektaşi kardeşlerimizi istismar ederek siyaset, sanat, ticaret yapan kimi isimlerin, bu gelişmeler karşısında gerçek yüzlerini ortaya sermelerinden aslında memnuniyet de duyuyoruz. Buradan bir kez daha tekrarlıyorum: Allah'sız Alevilik olmaz, Muhammed'siz Alevilik olmaz, Ali'siz Alevilik olmaz. Dinsiz, imansız, amelsiz sadece ve sadece sapkın zevklerin üzerine bina edilmiş Alevilik de Müslümanlık da Türklük de Kürtlük de hatta insanlık da olmaz. MİLLİ VE MANEVİ ÇİZGİLERİMİZE TECAVÜZ EDENLER AYAĞINI DENK ALMALI: Her kim aksini iddia ediyorsa kim bilir hangi karanlık mihraktan besleniyordur. Kim bilir hangi kirli hesapla hareket ediyordur. Kim bilir hangi yabancı istihbarat teşkilatına çalışıyordur. Hadsiz ve hudutsuz bir şekilde yüce Yaratan'a, Peygamber Efendimize, manevi ve milli kırmızı çizgilerimize tecavüz eden herkes ayağını denk almalıdır. Aksi takdirde bunların hiçbirini milletimiz de tarih de affetmez. Eğer konunun hukuk bir yönü varsa yargı da affetmez.