Cumhurbaşkanı Erdoğan, Deprem Şurası'nda yaptığı açıklamada, "Artık ülkemizin 81 vilayetinin tamamını deprem bölgesi olarak kabul ederek çalışmamız gerekiyor" dedi. "Orta Vadeli Planda da önceliği deprem bölgesinin yaralarının sarılmasına verdik" diyen Erdoğan, 2024 yılında afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edileceğini söyledi. Kira artışlarına da değinen Erdoğan, "Son dönemde sıkça şikayet aldığımız konut ve kira fiyatlarındaki akılla, mantıkla, ahlakla, izah edilemeyecek artışların önünü de böylece keseceğimize inanıyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm Şurası'nda açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, komisyonlarda yapılacak tartışmaların ve ortaya çıkacak raporların kentsel dönüşüm çalışmalarına ışık tutacağına inandığını ifade ederek, "Şura boyunca yürütülecek müzakerelerden, hazırlıklarına başladığımız deprem yasası için de en geniş şekilde istifade edeceğiz. Amacımız insanlarımızı ve şehirlerimizi tehdit eden deprem gerçeğine karşı elimizdeki en önemli araç olan kentsel dönüşümü en sağlıklı, hızlı ve adil bir şekilde yürütecek hukuki altyapıyı kurmaktır" dedi.
Bilhassa 1999 depremi öncesi mevzuata göre yapılan binaların durumu gerçekten vahim olduğunu dile getiren Erdoğan, 6 Şubat depremlerinde yıkılan yapıların yüzde 90'dan fazlasının da 1999 öncesi inşa edilenler olduğunu söyledi.
"Bilim insanlarının, yaklaşan tehlikeye karşı kamuoyunu her gün ikaz ediyor"
Bir kısmı Şura'da yer alan bilim insanlarının, yaklaşan tehlikeye karşı kamuoyunu her gün ikaz ettiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Yürütme olarak biz her ikaza kulak veriyoruz. Çıkacak kanunla, yasama, yani meclisimiz de üzerine düşeni yapmış olacak.Yargının da bu sürece çalışmaları zorlaştırıcı değil, kolaylaştırıcı bir anlayışla dahil olacağına inanıyorum. Kentsel dönüşüm yürütülen yerlerde yaşayan vatandaşlarımızdan beklentimiz, devletin tüm unsurlarıyla sahip çıktığı bu çalışmalara destek vermesidir. Küçük hesaplarla veya netice getirmeyecek taleplerle geciktirilen her kentsel dönüşüm projesinin, deprem gerçeğiyle yüzleştiğimizde enkaza dönen binalar, kaybettiğimiz canlar, kararan gelecekler, yıkılan umutlar olarak karşımıza çıkacağını unutmamalıyız.
Biliyorsunuz ülkemizin deprem haritasında belirli fay hatları var. Uzun yıllar boyunca depremle ilgili çalışmalar bu haritalara göre yürütüldü. Ancak son dönemde bu haritalara göre sarsıntı yaşanmaması gereken pek çok yerde deprem meydana geldi. Dolayısıyla artık ülkemizin 81 vilayetinin tamamını deprem bölgesi olarak kabul ederek çalışmaları yürütmemiz gerekiyor. Ülkemiz tarihinin en büyük afeti olan 6 Şubat depremlerinde gördük ki şehirlerimizdeki yapıların önemli kısmı şiddetli bir depreme dayanacak durumda değildir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Şuramızın ülkemiz ve milletimiz ve deprem geçiren şehirlerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Komisyonlarda ortaya çıkacak raporların kentsel dönüşüm çalışmalarımıza ışık tutanacağına inanıyorum. Deprem yasası için de yararlanacağız. Amacımız insanlarımızı ve şehirlerimizi tehdit eden deprem gerçeğine karşı kentsel dönüşümü en sağlıklı ve hızlı şekilde yürütecek hukuki alt yapıyı hazırlamaktır.
"Artık ülkemizin 81 vilayetinin tamamını deprem bölgesi olarak kabul ederek çalışmamız gerekiyor"
Yargının sürece zorlaştırıcı değil kolaylaşıtırıcı olarak dahil olacağına inanıyorum. Küçük hesaplarla geciktirilen her kentsel dönüşüm projesi, enkaza dönen binalar, yıkılan umutlar olarak karşımıza çıkacağını unutmamalıyız. Bilim insanlarımızın dile getirdiği bir gerçeği hatırlatmakta fayda görüyorum. Ülkemizini deprem haritasında belirli fay hatları var. Son dönemde bu haritalara göre sarsıntı yaşanmaması gereken yerlerde deprem meydana geldi. Artık ülkemizin 81 vilayetinin tamamını deprem bölgesi olarak kabul ederek çalışmamız gerekiyor.
"Önümüzdeki aylarda inşası tamamlanan konutları hak sahiplerine teslim ederek yeni bir safhaya geçeceğiz"
Can kaybımıızın 50 binin üzerinde olduğu 6 Şubat depremlerinin bilançosunu hatırlamak bile karşı karşıya olduğumuz facianın boyutlarını göstermeye yeterlidir. 850 bin konut kullanılamaz hale gelmiştir. İfade ettiğimiz rakamlar Avrupa'daki toplam konut miktarından fazladır. Biz adeta orta büyüklükte bir ülkeyi yeniden inşa etmek ile karşı karşıya kaldık. 200 bin konutun inşasına başladık. Yerinde dönüşüm projeleri tüm aşamaları ile bakanlığımızın sıkı denetimi altında yürütülecektir. Hazırlanan rezerv alanlarda yeni temeller atmayı sürdürüyoruz. Önümüzdeki aylarda inşası tamamlanan konutları hak sahiplerine teslim ederek yeni bir safhaya geçeceğiz.
Rekor sıcakların yaşandığı bir yıl geçirdiğimiz için konteynerlarımızın 160 bine yakınına klima da taktık. 580 bin vatandaşımız barınıyor. Destek, taşınma, vefat, enkaz ve yıkım gibi başlıklar altında depremzedelerimize 82 milyar lira mali yardımda bulunduk. Bu yardımların yarısını gelen bağışlardan yarısını ise hazineden karşıladık.
"2024 yılında afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz"
Orta Vadeli Planda da önceliği deprem bölgesinin yaralarının sarılmasına verdik. 2024 yılında afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz. Yeni yuvalarına kavuşana kadar vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Dünyanın hiçbir yerinde bu derece hızlı kapsamlı bir faaliyet yürütülmediğine inanıyorum. Allah devletimize zeval vermesin.
Amacımız temeli atılan her konutu bir yıl içinde hak sahibine teslim etmektir. Konut inşaatları bitene kadar depremzedelerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak mekanizmaları da oluşturduk. Bugün itibariyle bölgede yaklaşık 186 bin konteynerden oluşan 345 konteyner kent kurduk. Artık çadır yok, çadırları tamamen kaldırdık ve konteynere dönüştük. Rekor sıcakların yaşandığı bir yıl geçirdiğimiz için konteynerlerimizin 160 bine yakınına klima da taktık. Faaliyette olan konteyner kentlerimizde 580 bin vatandaşımız barınıyor. Yaptığımız kira yardımından yaklaşık 327 bin hanedeki 1 milyon 310 bin vatandaşımız yararlandı. Bugüne kadar 6 milyar 276 milyon lira kira yardımı ödemesi gerçekleştirdik. Destek, taşınma, vefat, enkaz, yıkım ve diğer başlıklar altında depremzedelerimize 82 milyar lira mali yardımda bulunduk. Bu yardımların yaklaşık yarısını bağışlardan diğer yarısını bütçeden karşıladık. Konteyner kentlerdeki vatandaşlarımızdan sosyal yardım hakkı olanlar ile emeklilere market alışverişlerinde kullanılmak üzere içine her ay 3 bin lira yüklenen Esen Kart dağıtımına başladık. Bugüne kadar 53 bin 500 vatandaşımıza ulaştırdığımız Esen Kartın dağıtımı halen sürüyor. Temmuz ayındaki ek bütçe ile deprem bölgesine 762 milyar lirayı ayırdık. 2024 yılında, afet bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz." dedi.
"Konut ve kira fiyatlarındaki artışların önünü de keseceğiz"
Milletimizin birliğini ve beraberliğini daim kılsın. Biz deprem bölgesinde sadece konut yapmıyoruz. Ticari alanlarıyla, meydanlarıyla, kültür ve sanat yapılarıyla, spor tesisleriyle, parkları ve bahçeleriyle medeniyetimizin şehir anlayışını modern çizgilerle yoğuran geleceğin şehirlerini de inşa ediyoruz. Rantın değil, insanın ön planda olduğu şehircilik anlayışından en küçük taviz vermeden deprem bölgelerinden başlayarak 81 ilimizin tamamının çehresini kentsel dönüşümle değiştirmekte kararlıyız. Son dönemde sıkça şikayet aldığımız konut ve kira fiyatlarındaki akılla, mantıkla, ahlakla, izah edilemeyecek artışların önünü de böylece keseceğimize inanıyorum. Sadece felaketler değil, unutmayın, imkanlar da bir imtihandır. Biz milletimiz ve ülkemiz için en iyisini yapmanın peşindeyiz. Küçük menfaatler için ellerindeki imkanı, milletin ve ülkenin huzurunu kaçıracak şekilde kullananlara karşı gereken idari ve hukuki yaptırımları uyguluyoruz. Bu tür yollara tevessül edenler asıl cezayı ise mahşeri vicdanda yargılanarak alacaklardır.
"Libya'ya üç uçak, üç gemi görevlendirildi"
Köklü tarihi bağlarımızın olduğu Libya, geçtiğimiz günlerde çok büyük bir felaketle sarsıldı. Gerek Libya makamlarının açıklamaları, gerekse bizim sahadan aldığımız bilgiler şu an 12 bin olan vefat sayısının daha da artacağını gösteriyor. Haberi alır almaz AFAD’a, Kızılay’a, Silahlı Kuvvetlerimize ve diğer ilgili birimlerimize gereken talimatları verdik. Uçaklarımız, gemilerimiz, şu anda Libya’daki bu felaket için tüm imkanlarımızla oradayız. Libya’ya insani yardım kapsamında şu an itibariyle 3 uçak ve 3 gemi görevlendirdik. Deniz Kuvvetlerimize ait Sancaktar ve Bayraktar gemilerimiz dün akşam itibariyle Libya’ya intikale başladı. Bu gemilerimiz aralarında 10 ambulans, 30 kurtarma ve müdahale aracı, 12 TIR’ın da olduğu toplam 122 aracı Libya’ya ulaştırıyor. Gemilerimizde ayrıca 360 personel, 3 sahra hastanesiyle muhtelif iaşe, barınma ve sıhhi malzemeler gönderiyoruz. Bu zor günleri kısa sürede atlatmaları için Libyalı kardeşlerimize yardımlarımız aralıksız devam edecek. Bir kez daha Libya halkına geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Türkiye’nin yardım eli olarak sahada fedakarca çalışan görevlilerimize ve sivil toplum kuruluşlarımızın mensuplarına teşekkür ediyorum."
