Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Halk Tv’de katıldığı programda Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması hakkında değerlendirmelerde bulundu. Ayasofya’nın ibadete açılması törenine siyasilerin de katıldığını hatırlatan Günay, “Yeteri kadar ihsanlığa hizmet etti bu yapı, bin yıl Hristiyanlığa, beş yüz yıl Müslümanlığa. Yeter artık insanlar ona hizmet etsin” dedi. Günay, Ayasofya hakkında şunları söyledi: Bunu insanlığın emaneti olarak geleceğe taşıyalım. Kaldı ki bu yapının içerisine girdiğin zaman, o müstesna bir mabet dünyada, neredeyse Vatikan’dan eski bir mabet. İlla eğilip kalkılarak ibadet yapılmaz ki. İbadet kalpten yapılır değil mi? Kalbinizden ve zihninizden yapılır. Herkes kendi inancı ile ibadetini yapabilir. Buna bir engel yoktur. Ben öyle kalmasından yanaydım ve bunu o dönem savundum. "Yüce Divan oylamasında iki taraf da fire verdi" Günay, 17-25 Aralık soruşturmasında adı geçen eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın “Dosyamda ne varsa, hem tapeler hem teknik takip doğrudur hem de benim telefon konuşmalarım A’dan Z’ye kadar doğrudur” açıklamasıyla başlayan tartışmalara da değindi. Ertuğrul Günay, “Bakanların Yüce Divan’a sevk edilip edilmemesi oylamasında iki taraf da (iktidar ve muhalefet) fire verdi” dedi. Günay, 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna ilişkin olarak, “Komisyonun eğilimi vardı. Fakat bir erteleme oldu. O erteleme tam kararın komisyonda çıkacağı gün. dönemin başbakanı Erdoğan, komisyon başkanını aradı. Toplantıyı erteledi. O bir hafta içinde birtakım girişimler oldu. Ali Bey (Ali Babacan) ‘sağı solu tehdit ettiler’ derken sanıyorum bunu söylemiş olabilir. AYM’ye gönderecekti. Meclis’te eğilim vardı. Komisyon başkanı arandı, toplantı ertelendi” ifadelerini kullandı. Muhalefet ve iktidarın Yüce Divan oylamasında fire verdiğini iddia eden Günay, “AKP’den bir grup, muhalefetin de üç partisi de fire verdi. Muhalefet yeteri kadar etkinlik sergileyemedi. Muhalefet topyekun Meclis’teki oylamada bulunamadı bile. İncelerseniz görürsünüz” diye konuştu.