Genç Eğitim Sendikası, 1. Olağan Genel Kurulu’nu 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde yaptı.  

Genç Eğitim Sendikası’nın 1. Olağan Genel Kurulu’na, Kamu Birliği Federasyonu Genel Başkanı Osman Kaya ve konfederasyon çatısında bulunan Genç Sağlık Sendikası, Adaletsen, Adil Habersen, Genç Belediyesen, Divasen’in yönetim kurulu üyeleri de katıldı. 

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan genel kurulda divan kurulu adaylıkları alındıktan sonra divan seçimi oy birliğiyle yapıldı. Divan başkanının gündemi okumasının ardından Kamu Birliği Konfederasyonu Genel Başkanı Osman Kaya, Genç Eğitim Sendikası Genel Başkanı Aras Ali Altıntaş ve yönetim kurulu üyeleri konuşmalarını yaptı. 

Genç Eğitim Sendikası Genel Başkanı Ali Aras Altıntaş, kurula hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi: 

Sendikacılık, çalışanların ortak çıkarlarını ve haklarını savunarak çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirmek için örgütlendikleri ekonomik-demokratik örgütlerdir. Burada vurgulanan durum, temsil edilen kesimin çalışan olduğu, amacın ise onların çıkarlarını gözeterek, haklarını savunarak yaşam koşullarının iyileştirilmesidir. Fakat geçmişten bugüne süren sendikacılık anlayışı maalesef bu çizgiden giderek uzaklaşmaya başlamıştır. Öyle ki bugün geldiğimiz noktada eğitimcilerin yaşam koşullarının içler acısı olduğu, her çevirdiğimiz gazete sayfasında, açtığımız her haber kanalında, çalıştığımız kurumlarda gördüğümüz şiddet-intihar vakaları; öğretmen olmak için lisans eğitimini tamamlamış ancak diploması yalnızca bir müsvedde olmaktan öteye gitmeyen, atanamayan öğretmenlerin durumlarına baktığımızda, ailesinden 22 yaşına kadar maddi destek alan, ardından Kamu Personeli Seçme Sınavı’nı başarıyla hatta yüksek notla tamamlayan, sonrasında mülakattan 40-50 gibi tarifi komik puanlarla elenenleri gördüğümüzde, hakkını alamayan, eğitim kurumlarının çatısı altında çalışan, memurlar, güvenlik görevlileri, eğitim alanına bir şekilde dokunanların durumunu göz önünde bulundurduğumuzda bu sendikayı kurmayı bir zorunluluk olarak gördük. Ülkenin dört bir yanına gönderdiğimiz bildiriler sonucunda teşkilatlanmaya başladık. Medyada, Meclis’te, sokakta, okullarda derdimizi anlatmak için mücadeleye başladık. Yıllardır süregelen köhne sendikacılık anlayışına yeni bir soluk getirmek amacıyla kıymetli dostum ve aynı zamanda başkan yardımcılık görevini üstlendiğim Kamu Birliği Konfederasyonu’nun başkanı Osman Kaya ile yüz bin kişilik bir memur ordusu kurduk. Gazi Mustafa Kemal, bundan bir asır önce ‘Milletleri kurtaranlar, yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneğini kazanamamıştır’ dedi. Bir asır önceden elimizde kurtuluşun reçetesi var, ama belli ki hiçbirimiz bu reçeteyi okuyamıyoruz. Bu reçeteye rağmen bugün milletin en ihtiyacı olduğu anda eğitimcilerin bu durumuna sessiz kalmak vicdanımıza sığıyorsa, öğretmenler gününde günün anlam ve önemine binaen yapılan tek jestin öğretmene hazırlanan basit bir önlük olduğunu görmek kalbimizi sızlatmıyorsa, her hafta başka bir beldeden başka bir eğitimcinin şiddete maruz kaldığını duymak bizi geceleyin yataklarımızda sancılar içerisinde kıvranacak hale getirmiyorsa, sırf mülakat yüzünden hayal ettiği mesleği icra edemeyen, KPSS’de derece yapmış bir gencin intiharı bizi uykumuzdan uyandırmıyorsa daha ne olacak da uyanacağız, daha ne olacak da harekete geçeceğiz; sorarım sizlere? 

Genciz, doğru bildiğimizi haykırıyoruz. Bugün gençlerle sendika kuruyoruz dediğimizde iş bilmeyiz sanıyorlar. Anayasal hakkımızı kullanıp taleplerimizi ilgili birimlere iletmek için gece gündüz çalışan; ellerinde yalnızca umut, önlerinde çok kısık bir ışık bulunan teşkilatımızla sağlam adımlarla ilerliyoruz. 

Aramıza katılmak isteyenlere ‘sen şu dindensin, falanca görüştensin, ahbabın buymuş, duruşun eğriymiş’ demeyeceğiz. Aynı görüşte olmayanlarla biz olacağız, onları ötekileştirmeyeceğiz. Yarınlara bir meşale yakacağız; binleri, onbinleri, yüzbinleri aydınlatacağız. Yere düşmekten her tarafı yara bere olmuş eğitimcinin yaralarını saracağız. Sendikada üye-başkan değil, abi-kardeş olacağız. Birlik olacağız ve hakkımızda kurulan eğri planları bozacağız. Memleketin üstündeki umutsuz bulutları bertaraf edip güneşi beraber selamlayacağız. Bir gün uyandığımızda güneş hepimizi selamlayacak. Birlikte güçleneceğiz, birlikte savaşacağız, birlikte kazanacağız; çünkü biz, birlikte güzeliz.” 

Konuşmaların ardından delegeler oylarını kullandı. Genel kurulda yapılan seçim sonucunda Aras Ali Altıntaş (genel başkan), Esin Sarıoğlu (öğretim görevlisi), Ünsal Deniz (öğretim görevlisi), Mehmet Fatih Arslan (üniversite şube müdürü), Mehtap Selçuk (psikolojik danışman), Cemil Yılmazoğlu (öğretmen), Yusuf Kaya (öğretmen) yönetim kurulu üyeliklerine seçildi. 

Kaynak: anka