Hatay/Defne'de Antakya Emek ve Demokrasi Platformu, Gazze'ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkan ancak uluslararası sularda İsrail güçleri tarafından alıkonulan Madleen Gemisi ile ilgili bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamada, Türkiye'nin İsrail'le sürdürdüğü askeri ve ekonomik iş birliklerinin sonlandırılması çağrısı yapılırken, uluslararası kurumlar da ablukanın kaldırılması için harekete geçmeye davet edildi.
Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasını platform adına Mehmet Çelik okudu. Çelik, “Yaklaşık iki hafta önce İtalya'dan yola çıkan Madleen Gemisi, Gazze halkına insani yardım ulaştırmak ve İsrail'in süregiden savaş suçlarına karşı dünya kamuoyunu harekete geçirmek amacıyla Akdeniz'e açıldı,” dedi.
Gemide hiçbir askeri malzemenin bulunmadığını, yalnızca bebek maması, hijyen ürünleri, tıbbi kitler ve su arıtma sistemleri taşındığını belirten Çelik, “Bu sivil yardım gemisi 3 gün önce İsrail güçleri tarafından uluslararası sularda hukuksuz biçimde durdurulmuş, içindeki 12 barış aktivisti gözaltına alınmıştır. Bu yalnızca bir saldırı değil, açık bir uluslararası suçtur,” ifadelerini kullandı.
Mehmet Çelik, olayın yalnızca gemideki aktivistlere değil, tüm dünya halklarının vicdanına yönelik bir saldırı olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Gazze'ye ulaşmaya çalışan insani yardım, uluslararası hukukun tanıdığı en temel haklardan biridir. Hiçbir güç, bir halkı açlığa, susuzluğa, yıkıma mahkûm edemez. 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail, Gazze'de yürüttüğü saldırılarda uluslararası hukuku sistematik biçimde ihlal etmektedir.
Sivil yerleşim alanları, hastaneler, okullar ve yardım konvoyları açıkça hedef alınmakta; BM'ye göre 35 binden fazla insan, çoğu çocuk ve kadın olmak üzere hayatını kaybetmiş; yüz binlerce insan açlık, susuzluk ve sağlık krizleriyle baş başa bırakılmıştır.
Bu tablo, sadece bir savaş değil, bir soykırımdır. Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Karim Khan, kısa süre önce İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Gallant hakkında savaş suçu ve insanlığa karşı suç işledikleri gerekçesiyle yakalama kararı talebinde bulunmuştur.
Bu gelişme, İsrail'in işlediği suçların artık gizlenemez hâle geldiğini göstermektedir.”
“VELA GEMİSİNE SESSİZ KALMAK SUÇA ORTAK OLMAKTIR”
Çelik, aynı günlerde İsrail'e çelik taşıdığı bildirilen Vela Gemisinin Mersin Limanı'na yanaştığını belirterek, “Bu durum Türkiye'nin, İsrail'in askeri altyapısına lojistik destek sunduğunu göstermektedir. Türkiye'nin limanları, çocuk katili bir devletin silah taşıyan gemilerine açılmamalıdır,” dedi.
AKP-MHP iktidarına açık çağrımızdır:
“İsrail'e yönelik sadece göstermelik kınamalar değil, fiilî yaptırımlar uygulayın.
İsrail'le sürdürülen tüm askeri, ekonomik, istihbarî iş birliklerini sonlandırın.
Vela gibi silah taşıyan gemilere Türkiye limanlarını kapatın.
Madleen Gemisi'ndeki aktivistlerin serbest bırakılması için diplomatik baskı uygulayın.
Türkiye'yi savaş suçlarına ortak eden tüm ilişkileri sonlandırın.”
Uluslararası kurumlara ve halklara çağrımızdır: “Birleşmiş Milletler'e, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne, Uluslararası Kızılhaç'a ve insan hakları örgütlerine sesleniyoruz:
İsrail'in abluka ve soykırım politikalarına karşı somut adımlar atın.
Madleen gemisindeki aktivistlerin durumunu acilen inceleyin ve serbest bırakılmaları için çağrıda bulunun.
Gazze üzerindeki ablukayı kaldırmak için uluslararası baskıyı artırır”
Tüm dünya halklarına:
Filistin halkıyla dayanışmayı büyütelim.
Vicdanın, insani yardımın, adaletin sesini yükseltelim.
Gazze'yi yalnız bırakmayalım, soykırıma sessiz kalmayalım!”
Basın açıklaması, şu sloganlarla sona erdi:
“Madleen'e özgürlük, Gazze'ye yaşam!”
“Soykırıma ve işgale ortak olanlara tarih hesap soracaktır!”
“Kahrolsun emperyalizm, işgal ve soykırım!”
“Yaşasın halkların kardeşliği ve dayanışması!”
“Yaşasın barış, yaşasın onurlu direniş!”
Foto-Haber: Neslihan Sağaltıcı