İMAMOĞLU: "DİN İSTİSMARCILIĞI, DÜNYA BARIŞININ ÖNÜNDE ÖNEMLİ BİR ENGEL"

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘1-7 Ekim Camiler ve Din Görevlileri Haftası’ kapsamında, İstanbul’da görev yapan 700 din görevlisiyle bir araya geldi. İmamoğlu, “Bütün din ve inançlarda, din üzerinden menfaat elde etme hevesine kapılanlar olabiliyor. Din istismarcılığı, maalesef dünya barışının, toplumsal güvenliğin ve bireylerin iç huzurunun önünde önemli bir engel oluşturuyor” dedi.

Florya Sosyal Tesisleri’nde yapılan yemekli toplantı, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. İBB, toplantı için İstanbul genelinde görev yapan toplam 3 bin 574 din görevlisine davetiye gönderdi.

Davete katılan yaklaşık 700 din görevlisiyle bir araya gelen İmamoğlu, “Bu özel haftanın, bu yıl ‘cami, din görevlileri ve vefa’ temasıyla kutlanmasını çok değerli buluyorum. Çünkü vefa gerçekten de insanı insan yapan en önemli hasletlerden biri” dedi. Vefa duygusunun, insani ve toplumsal olarak ihtiyaç duyulan özelliklerden biri olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Hep birlikte kıbleye yöneldiğimiz, secdeye durduğumuz camilerimiz de bir anlamda insandaki vefa hissinin simgeleridir. Kâinatı en kusursuz, insanı en güzel şekliyle yaratan Allah’a duyduğumuz şükran ve vefa hislerimizi en yoğun yaşadığımız, en güçlü ifade ettiğimiz yerlerdir camiler” dedi.

İmamoğlu, din görevlilerine hitap ederken şöyle konuştu:

KİBİRLE DOLAN BENLİKLER, İNANÇ VE DEĞERLERE ZARAR VERİR: “Kibirle dolan benlikler, yalnız etraflarına ve kendilerine değil, temsil ettikleri inanç ve değerlere de zarar verirler. Bir insanın, insan olarak yaratılmış olma vasfını geri plana atarak, onu sahip olduğu fiziksel özellikleri, sosyal kimlikleri, düşünce ve inançları dolayısıyla kendimizden farklı, kendimizden aşağı görmek, inançlı bir kalbin yapacağı şey olamaz. Yalnız insanlara değil, tüm canlılara, tüm kâinata aynı sevgi ve saygı dolu yaklaşımla muamele etmek zorundayız. İyiliği emredip, kötülüklerden uzak tutan, güzel ahlaklı olma yollarını gösteren, toplumda eşitlik ve adalete büyük değer veren dinimizin bu insancıl, bu erdemli özünü daha çok anlayıp daha fazla hissedebilmeli ve hissettirebilmeliyiz.

DİN HİZMETİNDE OLMAK ÇOK BÜYÜK BİR SORUMLULUK: Din istismarcılığı, maalesef dünya barışının, toplumsal güvenliğin ve bireylerin iç huzurunun önünde önemli bir engel oluşturuyor. İnançlı olmayı manası ve kıymeti üzerinde düşünülmeden, hissedilmeden yerine getirilen ibadetlerden ibaret gören bir din anlayışı da bu tabloyu ağırlaştırıyor. Çünkü din görevlileri, büyüklerimizin ifadesiyle, ‘hademe-i hayrat’tırlar.  Yani hayır için hizmet edenlerdir, hayatlarını hayır yoluna adamışlardır. Din hizmetinde olmak çok büyük bir sorumluluktur ve en yüksek seviyede hassasiyet gerektirir. Çünkü din görevlileri, dini konuşarak, anlatarak değil, bizzat yaşayarak öğretirler. Ülkemizin ve İslam aleminin bütün din görevlilerinin, vazifelerini en ideal şekliyle yerine getirecek şartlara kavuşmalarını diliyorum.  Bu yolda sarf ettiğiniz gayret için sizleri tebrik ediyorum. Görevinizi en doğru şekliyle yapma hassasiyetiniz için teşekkür ediyorum” 

POLAT: “DİN GÖREVLİLERİ TOPLUMSAL BAĞLAYICI”

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat da etkinlikte yaptığı konuşmada, camilere yönelik yaptıkları çalışmaları detaylarıyla anlattı. Bu çalışmaların devam edeceğini vurgulayan Polat, “Din görevlilerinin bir kentin yaşamında, bir ülkenin yaşantısında çok büyük bir toplumsal bağlayıcı olduğunu unutmamak gerekir” dedi. İmamoğlu’nun talimatıyla kurdukları ‘Dinler Masası’nın camiler ve cemaatlerinin ihtiyaçlarının belirlenmesi ve gerekli yanıtların verilmesi noktasında önemine dikkat çeken Polat, “Camiler ve din adamlarına yönelik hizmet çalışmaları artarak devam edecektir” dedi.

Editör: TE Bilişim