SOYER: TOPRAĞIMIZDAN, SUYUMUZDAN VE DOĞAMIZDAN DAHA YERLİ VE MİLLİ NE OLABİLİR?

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP’li Belediyeler Tarımsal Kalkınma Zirvesi’nde konuştu. "Başka Bir Tarım Mümkün" sloganıyla İzmir'de yürüttükleri çalışmaları anlatan Soyer, “Tarımın binlerce yıldır yapıldığı bu topraklarda, Anadolu tarımından geriye eser bırakmıyorsunuz. O ülkeyi yönetenler yerli ve milli olmak hamaseti yapmaya devam ediyorlar. Bizi biz yapan toprağımızdan, suyumuzdan ve doğamızdan daha yerli ve milli ne olabilir? Tarım tekelleri daha da büyüsün; yabancı şirketler borç batağı altında ezilen köylümüze daha da fazla ithal tohum, daha çok ithal ilaç, ithal yem ve hayvan satsın diye; topraklarımızın kuraklaşmasına ve halkımızın yoksullaşmasına asla göz yumamayız” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İstanbul Avrasya Gösteri Merkezi’nde düzenlenen, CHP'li 160 belediyenin yanı sıra 300'ün üzerinde de kooperatifin katıldığı Tarımsal Kalkınma Zirvesi'nde bir konuşma yaptı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarımsal alanda "Başka Bir Tarım Mümkün" sloganıyla yürüttüğü çalışmaları anlatan Soyer, 2013 yılında Bütünşehir Yasası ile köylerin mahalleye dönüştürülmesini eleştirdi.

"CUMHURİYET TARİHİNİN EN TALİHSİZ KARARI"

Tunç Soyer, bir gecede 16 bin köyün kapatıldığını ve bunun Cumhuriyet tarihinin en talihsiz kararlarından biri olduğunu dile getirdi. Soyer, şunları söyledi:

“Bu durumun Türkiye tarımına vereceği zararı daha o günden görmüştük. Böylelikle Türkiye’de tarımın içine düştüğü zor duruma ilişkin mücadelemiz, bu fotoğrafla başlamış oldu. Seferihisar’da 'Geleceğin Köyleri' adıyla bir hareketin kıvılcımını yaktık ve kısa sürede bine yakın köyün katıldığı bu oluşum tüm Türkiye’ye yayıldı.”

2013 yılında Seferihisar’da yüzlerce köy muhtarıyla bir araya gelerek yaptıkları oturumda “Köyler mahalle haline gelirse Türkiye tarımı çöker” dediklerini anımsatan Soyer, “Yazık ki haklı çıktık. Yasanın çıktığı günden bu yana, 9 yılda, Türkiye tarımı toplumun hiçbir kesiminin inkâr edemeyeceği bir düzeyde zarar gördü, örselendi, küçüldü. Bunun sonucunda, köylerimiz boşaldı, şehirlerdeki milyonlar sağlıklı ve ucuz gıdadan mahrum kaldı. Bereket yerine, kuraklık ve yoksulluk biçmeye başladık” diye konuştu.

DAĞA, TAŞA, OVAYA HAYAT VERİYORUZ!

Soyer, tarım politikalarındaki eksiklikleri de anlatırken, şunları söyledi:

"Bugünkü hâkim tarım politikasının özünde 'tohumu değiştirmek' yatıyor. Çünkü tohumu değiştirdiğiniz anda, aslında her şeyi değiştiriyorsunuz. Bir üretici tohumda dışa bağlı hale gelince, tarım ekonomisinin tüm ayaklarında dışa bağımlı oluyor, tohum üretmeyi bırakıyor, dışarıdan satın alıyor. Yetmiyor, o tohumu yetiştirmek için gerekli tüm gübreleri ve kimyasal zehirleri de dışarıdan alıyor. Yetmiyor, onu sulamak için gerekli her şeyi dışarıdan satın alıyor. Bu da giderek girdi maliyetlerini büyütüyor ve o köylüyü borç batağının içine sürüklüyor. Toprağını ise kuraklaştırıyor. Üretici, verimi yüksek diye kullandığı tohumdan para kazanmak şöyle dursun, altında ezildiği girdi maliyetleri nedeniyle cebindekinden de oluyor. Tarlasını satarak şehre göçüyor. Peki O tarlayı kim alıyor? Elbette büyük tarım şirketleri. Uygulanan politika aslında şununla sonuçlanıyor: Bir gecede kâğıt üzerinden kapatılan 16 bin köy, fiilen de kapanıyor. Küçük üreticiden, endüstriyel tarım şirketlerine doğru el değiştiriyor. Peki biz İzmir’de ne yapıyoruz? Basit aslında…Tohumu değiştiriyoruz! Girdi maliyeti yüksek ve su kaynaklarını tüketen ithal tohumlar yerine, yeniden atalık tohumlarımızı, bu topraklara ait meyve ve hayvan ırklarını destekliyoruz. Bu mücadelemize Seferihisar’da 2013 yılında Türkiye’de ilk defa bir tohum takas şenliği düzenleyerek başlamıştık. Şimdi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde bu tohumları kullanan üreticilerimize alım garantisi veriyoruz, çok daha hızlı yaygınlaşmasını sağlıyoruz. Dağa, taşa, ovaya, nehirlerimize, yeniden hayat veriyoruz. İkincisi, küçük üreticileri destekliyoruz. Alım ve satış garantileriyle küçük üretici kooperatiflerini güçlendiriyoruz. Küçük üreticinin bir araya gelerek piyasa koşullarında rekabet edebilmesini sağlıyoruz. İsteyen her köylümüzün, doğduğu yerde doymasına imkân yaratıyoruz."

BAŞKALDIRIYORUZ...

Editör: TE Bilişim