Eğitim Sen Samandağ Şube Yönetici ve üyeleri 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla Abdullah Cömert Alanında basın açıklaması yaptı. 
Türkiye İşçi Partisi Samandağ İlçe Başkanı Önder Tam’ın da destek verdiği basın açıklamasını Eğitimsen Şube Yönetimi adına Mesrur Kuh okudu. 
Açıklamada “Sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle mücadele edenlere selam olsun. Selam olsun, parasız, nitelikli, bilimsel, kamusal eğitimde ısrar edenlere…
Mesleğinin ağırlığını bilenlere, kendilerine teslim edilen emanete layıkıyla sahip çıkanlara, selam olsun. Selam olsun bu mesleği aşk ile yapanlara, sevenlere, sevdirenlere… Her şeye rağmen “Tüccar değilim, öğretmenim.” diyenlere selam olsun…
Bugün 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü. Mücadeleleri ile yolumuzu aydınlatan ustalarımızın, bu yolu bizlerle birlikte yürümekte tereddüt etmeyen öğretmenlerimizin günü kutlu olsun.
Bizler; hemen hemen herkes tarafından kutsanan bir mesleğin icracılarıyız. Eğitim emekçisi öğretmenleriz…
Ne yazık ki; her kutsandıkça değersizleşen, değersizleştirilen bir mesleğin icracılarıyız. Her kutsandıkça fakirleşen eğitim emekçisi öğretmenleriz.
Bizler,  bu mesleği icra edişimizden dolayı hiçbir zaman birileri bizleri kutsasın, kırık yıl kölemiz olsun istemedik.
İstedik ki; bizlere emanet edilen canlara, emanetin ağırlığınca yüreğimizden bir şeyler verelim.
İstedik ki; bu canları, gelecekte kendi ayakları üzerinde durabilecek, hakkı, hukuku, adaleti ve sevgiyi bilecek, koruyup kollayabilecek şekilde yetiştirelim. Başaramadık…
Ne ceberut bir düzenin insana, cana, akla, bilime düşman dayatmalarına yeterince karşı koyabildik ne de bu düzenin;  çocuğu yürüyen banknot olarak gören rekabetçi ahlakının, çocuğu bir yarış atına çeviren ve sadece sınava hazırlayan velimizin ruhuna sirayet edişine engel olabildik.
Ne lider olması lazım gelen idarecimizin koltuk sevdası uğruna pervane oluşuna engel olabildik ne de kurtuluşu bireysel ve bazen haksız menfaatinde arayan, ettiği yemini unutan, savuran, savrulan öğretmenimize engel-umut olabildik.
Bugün 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü…
Mücadelesini verdiğimiz sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya da kutsanma ihtiyacı duymayacak olan öğretmenlerin günü…
Çocuğu gelecek olarak gören ve ondan ömür boyu sorumlu olacak öğretmenlerin olduğu bir dünya… Öğrencisinin harçlığına göz dikilmeyen, aksine günlük harçlık verilen, sütü, yemeği bir hak olarak karşılanan bir dünya… Biatın, yalakalığın, bireysel kurtuluşun, emek hırsızlığının olmadığı bir dünya… Eğitim emekçisinin, aybaşı hesabı yapmadığı, ek derse, kursa, promosyona, yani adı konmamış angarya karşılığı sadakaya ihtiyaç duymadığı, okuduğu, yazdığı, öğrendiği ve yarattığı bir dünya…
Böyle bir dünyanın temellerini ustalarımız çoktan attı bile. Bunun üstüne bir taş koyabilmek emin olunsun ki sadece gönül ve emek vermeye bakar ve hep birlikte…
Bugüne kadar hiçbir öğrencimizi, velimizi, öğretmenimizi, idarecimizi bizlere ihtiyaç duyduğunda, yalnız bırakmadık, bırakmayacağız da…
Bugün hepinizden aynı şeyi istiyoruz. Bugün mesleğimiz iradi olarak egemen eli ile itibarsızlaştırılıyor. Liyakatsiz, biatı dayatan kadrolar eli ile işyeri barışımız tehdit ediliyor. Akla ziyan yasal düzenlemeler ile mesleğimiz, rekabetçi düzenin yasalarına uygun hale getiriliyor, öğretmenliğimiz ticari unvanlara kurban ediliyor. Meslek kanunumuz bizlere tüccarlığı dayatıyor. Kariyer basamakları ile öğrencilerimizin zihinlerini körelten sınav ilkelliği, mesleğimizin temeli kılınmaya çalışılıyor. Keyfi ihraçlar, sürgünler, soruşturmalar, haksızlığa-hukuksuzluğa itirazın daha doğmadan bastırılmasının aracı haline gelmiş. Hak olması gereken parasız, nitelikli, bilimsel ve kamusal eğitim, ticari bir metaya dönüşmüş. Akıl ve bilim dışı içerikleri ile okullar;  tek tip, sorgulamayan, düşünmeyen, dayanışacağına yarışanların, paylaşacağına bencilleşenlerin amansız rekabet ettiği birer arenaya dönüşmüş. Gelecek bildiğimiz, yetersiz beslenen çocuklarımızın göz göre göre yitişine tanıklığımız, sırtımıza yıkılan okulların tüm yükü, vergilerimizin hesabını vereceğine, pişkince her talebimizi reddeden, her icraatına koşulsuz onay bekleyen yöneticilerimiz ve iktidar mensupları;  bütün bir halk olarak geleceğe dair umutsuzluğumuz, gençlerimizin gelecek kaygısı ile beyin göçü, huzursuz ve mutsuz bir toplum cabası…
Bunu tersine çevirmek mümkün. Tek başımıza başaramayız.
Yanımızda durarak, haklı her itirazımızı her evde tartışarak;  haklı bulduğunuz her çağrımıza yanıt vererek, her dayanışma talebimize güç katarak ve en önemlisi örgütlenerek tüm bunları tersine çevirmek mümkün.
Bizler; hak etmeyi umduğumuz “bu ülkenin aydınlık yüzleri” olma sıfatına layık olmak derdindeyiz, hepsi bu…
Bu temennilerle eğitim emekçisi dostlarımızın 5 Ekim Dünya Öğretmenler Gününü kutluyor, basın emekçilerine ve bir bütün olarak halkımıza saygılarımızı sunuyoruz.” ifadelerine yer verdi.
              Foto-Haber:Neslihan Sağaltıcı

Editör: TE Bilişim