Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, bir televizyon programının canlı yayın konuğu oldu. 
Hatay’daki sığınmacı sorununu değerlendiren Lütfü Savaş, Suriyelilerin doğum oranlarının Türklerden fazla olması sebebiyle gelecekte yaşanabilecek demografik ve toplumsal sorunlara dikkat çekti. 
LÜTFÜ SAVAŞ: “HATAY’DA DEMOGRAFİK YAPI İŞLER RAYDAN ÇIKMADAN KORUNMALI”
Hatay’ın Yayladağı ilçesinde her 5 seçmenden 1’inin Suriyeli olduğunu söyleyen Başkan Savaş, Hatay’daki demografik yapının işler raydan çıkmadan korunması gerektiğini vurguladı. 
“SIĞINMACI SORUNUNU BUGÜN KONUŞMAZSAK 10 YIL SONRA KONUŞAMAYACAK HALE GELİRİZ”
Hatay’ın jeostratejik, jeopolitik ve tarihi önemine dikkat çeken Savaş, “Hatay, yüzyıllarca ticaret yollarının üzerinde olması sebebiyle ticaretin merkezi olmuş bir şehir. Bu çok kültürlü yapısı ve gastronomik lezzetlerinin çeşitliliği de buradan geliyor. Böyle bir şehre 1 milyona yakın insanı oldubittiyle getiremezsiniz. Sizin hükümet olarak bir önlem almanız lazım. Bunları bugün konuşmazsak 10 yıl sonra konuşamaz hale geleceğiz. Bugün bunları konuşmazsan sonraki nesillerden beddua alırım. Korkuyla yaşamayalım diye konuşuyorum” şeklinde konuştu. 
“SURİYE’DE SADECE İNSANLAR DEĞİL İNSANLIK DA ÖLÜYOR”
Suriyeli sığınmacılar için Türkiye’ye çeşitli vakıflardan, Birleşmiş Milletler’den ve bunun gibi birçok kuruluştan yardım geldiğini söyleyen Başkan Savaş, bu yardımların bir kısmının Suriye’nin rehabilitasyonu için kullanılması gerektiğini söyledi. 
Savaş, sözlerinin devamında “Suriye’de okulları yeniden yapalım, altyapıya destek verelim, barınma sorununu çözelim, sağlık sistemine katkı sağlayalım. Bir zemin hazırlayarak ve uluslararası hukukun güvencesinde Suriye ile barış imzalansın. Bu insanların can güvenliğini sağlayalım ve kendi yurtlarına bu şekilde gönderelim. Çünkü Suriye’deki savaşta sadece insanlar değil insanlık da ölüyor” ifadelerine yer verdi. 
Suriye’deki savaşın, psikolojik ve sosyal sonuçlarının yanı sıra ekonomik sonuçları da olduğunu söyleyen Lütfü Savaş, “İlimizde Suriyelilerin kurduğu ya da ortak olduğu bin 559 şirket var. Tarımda çalışan insan sayımız 36 binlerden 8 bine düştü. Savaş dolayısıyla 14 ülkeye ihracatımız durdu. Geçmişte Reyhanlı ve Yayladağı’ndan Basra Körfezi'ne kadar 250 TIR ihracatımız vardı. Uzun Çarşı’mıza çantacı diye tabir ettiğimiz topluluklar sayesinde günde 750 bin dolar para gelirdi. Şu an böyle bir şey mümkün değil” dedi.
HBB OLUMSUZ EKONOMİK TABLOYA CAN SUYU OLABİLECEK KIRSAL KALKINMA HAMLELERİ YAPIYOR
Şehrin içerisinde bulunduğu olumsuz ekonomik tablonun değişmesi için çaba harcadıklarını söyleyen Başkan Savaş, köyden kente göçün önüne geçebilmek ve kırsaldaki vatandaşların ekonomik anlamda kendi kendine yetebilmesine vesile olabilmek için kırsal kalkınma projelerini hayata geçirdiklerini söyledi. 
Başkan Savaş, bu projeler kapsamında üreticilere fide, tohum ve ucuz gübre desteği verdiklerini açıkladı. 14 bin 500 aileyle sözleşmeli tarım yapıldığını da belirten Savaş, “Toprağın yumuşamasını sağlayan; topraktaki kireç ve tuz oranını düşüren ve verimliliğe büyük katkı sağlayan organomineral taban gübresi üretiyoruz. İstiyoruz ki vatandaşlarımız kendi topraklarında kalsın; malını, mülkünü satıp şehre göçmesin. Sözleşmeli tarım yapılan aile sayısını 30 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Ürettikleri malı satamadıkları takdirde alım garantisi de veriyoruz” dedi. 
HATAY SIĞINMACI SORUNUNDA HÜKÜMET TARAFINDAN YALNIZ BIRAKILDI
Hatay’daki sığınmacılar için kente hükümet tarafından ek bir ödenek verilip verilmediğinin sorulması üzerine Başkan Savaş şu yanıtı verdi: 
“Hiçbir destek almadan yalnızca Hatay halkı için gelen bütçeyi misafirlerimizle paylaşıyoruz. 3 kişiye yetebilecek geliri biz yıllardır 4. kişiyle paylaşıyoruz.”
Hatay’ın birçok konuda hükümet tarafından yalnız bırakıldığını söyleyen Lütfü Savaş, “Suriye meselesi başladığında dönemin başbakanından randevu istedim. Önce bana randevu verildi. Sonra vazgeçildi. İktidar partisinin belediye başkanıydım. Serhat şehrinde en çok sıkıntı yaşayanların başında geliyordum. Birçok sorun için Ankara’ya başvuruyoruz ve yanıt gelmiyor. Örneğin çöp depolama sahası sorunumuz hala çözülmedi. Çöp sahamızın patlama ve çökme riski var. Can ve mal kaybına sebebiyet verebilir. Bu çöp sahasının yerinin değişmesi gerekiyor. 4 farklı yer önerdik hiçbirini kabul etmediler, yer göstermediler. Yan tarafa yeni bir saha açmak için ÇET raporunun çıkmasını bekliyorduk. Bakanlık bunun sonuçlanmasını rafa kaldırdı. Mahkemeye başvurduk mahkeme bizi haklı buldu. Bakanlık konuyu Danıştay’a götürdü. Danıştay bizi halkı gördü. Ve onları yeniden dava açabilme hakkından men etti. Bu kadarı bile görmezden geliyorlar“ dedi.
SAVAŞ: “İNANDIĞIM DEĞERLERİN ZARAR GÖRDÜĞÜ BİR YERDE DURAMAM”
Başkan Savaş’a iktidar partisi ile neden yolları ayırdığı soruldu. Savaş, bu konuyla ilgili ”İnandığım değerlerin zarar gördüğü bir yerde duramam” açıklamalarında bulundu. 
FARKLI İDEOLOJİLER ÜLKE MENFAATLERİ İÇİN BİR ARADA
Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) çatısı altında olmaktan memnuniyet duyduğunu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisini hiçbir zaman kırmadığını ifade eden Savaş, Millet İttifakı ile ilgili de şu sözleri söyledi:
“Bizi geçmişte sağ- sol, Alevi-Sünni, Kürt-Türk diye ayırıp çok yordular. Ben artık bu ayrımının son bulmasını istiyorum. Şu an 6’lı masadaki bütün renklerin temsilcilerine ben çok teşekkür ediyorum. Çok olgun bir iş yapıyorlar. Bu tablo Türkiye Cumhuriyeti’nde herkesin görmek istediği bir tablo. Herkesin kendi ideolojisi var, dünya görüşü var. Tüm bunları bir tarafa koyup ülke menfaatleri doğrultusunda hareket etmek için bir araya geldiler. Her yerden gelen manipülasyona rağmen ayakta durdular. Ben bütün genel başkanlarımı tebrik ediyorum.”
Foto-Haber:Nezahat Fırıncıoğulları

Editör: TE Bilişim