Haber: CEYLAN SAĞLAM- Kamera: FURKAN ERDEM
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu'na bağlı Tüm Yerel Sen üyesi zabıtalar, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun memur ve memur emeklilerinin 2024- 2025 yıllarını kapsayan toplu sözleşmesi için verdiği zam kararını Ankara Ulus Meydanı'nda halayla protesto etti. Tüm Yerel Sen Genel Başkanı Mücahit Dede, “Hakem Kurulu, yüzdelik dilimleri onaylayarak kamu emekçilerinin alın terini ve haklarını yok saymıştır. Yerel hizmetler iş kolunda hükümetle Memur Sen’e bağlı Bem-Bir-Sen arasındaki imzalanan sözleşmede işleyiş aynıdır. Yandaşlık vardır. Emeğin hakkı yoktur” açıklamasını yaptı. Zabıta Bülent Özcan, “Belediyelerin aynası diyorlar ama biz belediyelerin kırılmış aynasıyız” diye konuştu.
Tüm Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası (TÜM Yerel Sen) üyesi zabıtalar, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun memur ve memur emeklilerinin 2024- 2025 yıllarını kapsayan toplu sözleşmesi için verdiği zam kararını bugün Ankara Ulus Meydanı'nda halayla protesto etti ve basın açıklaması yaptı.
Zabıtalar; “Onurlu yaşam için insanca yaşayacak ücret”, “Zabıta araçları zorunlu olarak kasko yaptırılsın” dövizlerini ve “Alınterimizin karşılığını üniformamızın itibarını istiyoruz” pankartını taşıdılar. Zabıtalar, “Bağımsız sendika, özgür toplu sözleşme”, “Zam zam zam dediniz, hakkımızı yediniz” sloganlarını da attı.
Tüm Yerel Sen Genel Başkanı Mücahit Dede, zabıtaların özlük ve mali haklarına ilişkin yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:
“YETKİLİ KONFEDERASYON, HER SÖZLEŞMEDE OLDUĞU GİBİ BUGÜN DE KAMU EMEKÇİLERİNİ, SÖZDE TOPLU SÖZLEŞME MASASINDA SATTI”
“Kamu emekçilerinin 2024/2025 yıllarını kapsayan 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri 4 milyon memuru ve 2.5 milyon memur emeklisini enflasyona ezdirmiş, açlık ve sefalete mahkum etmiştir. Hükümet ve yandaş konfederasyon arasında yapılan 'danışıklı görüşmelerden' kamu emekçileri adına herhangi bir kazanım çıkmasını zaten beklemiyorduk. Zira ortada ne gerçek bir toplu sözleşme görüşmesi ne de toplu pazarlık masası bulunmaktaydı.
Yetkili konfederasyon, her sözleşmede olduğu gibi bugün de kamu emekçilerini, sözde toplu sözleşme masasında satmış ve memurun değil iktidarın çıkarlarını gözetmiştir. Daha önce belirttiğimiz gibi bir tiyatro oynanmıştır. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, memur maaşları ile memur emeklisi aylıklarına 2024 yılı için yüzde 15 artı 10, 2025 yılı için ise yüzde 6 artı 5 zam yapılmasını kararlaştırmasıyla perdeyi kapatmış ve tiyatroyu bitirmiştir.
“İMZALANAN SÖZLEŞMEDE SATIŞ VARDIR, TESLİMİYET VARDIR, YANDAŞLIK VARDIR. EMEĞİN HAKKI YOKTUR”
Siyasi iktidar kamu emekçilerine ne teklif ederse yandaş konfederasyon kabul etmekte, Hakem Kurulu onaylamaktadır. Hakem Kurulu, yüzdelik dilimleri onaylayarak kamu emekçilerinin alın terini ve haklarını yok saymıştır. Yerel hizmetler iş kolunda hükümetle Memur Sen’e bağlı Bem-Bir-Sen arasındaki imzalanan sözleşmede işleyiş aynıdır. Satış vardır, teslimiyet vardır, yandaşlık vardır. Emeğin hakkı yoktur, alın terinin karşılığı yoktur. Emekçinin yaptığı işin itibarı yoktur.
Zabıta Emekçileri her yerdeler; yürüdüğünüz sokakta, gittiğiniz fırında, uğradığınız markette, dolaştığımız pazarda, eğlendiğiniz mekânda, kısaca yaşamın her alanında ve her anında yanınızdalar. Zabıtalar; özverili çalışmalarına rağmen, gerek ekonomik ve sosyal hakları bakımından, gerek ise özlük hakları noktasında birçok sorun yaşamaktadırlar.
Ülkemizde zabıta emekçileri, diğer kamu çalışanlarından daha zor koşullarda görev yapmalarına karşılık yerel yönetimler ve hükümetler tarafından dikkate alınmamaktadır.
“GENİŞ GÖREV VE SORUMLULUĞU OLAN ZABITA EMEKÇİLERİNİN MALİ VE ÖZLÜK KONULARINDA İSE GÖRMEZDEN GELİNMEKTEDİR”
Zabıta emekçilerinin sorunlarının büyük kısmı çıkarılabilecek yasalarla kolaylıkla giderilebilecekken yıllar içerisinde bu sorunlar kangrenleşerek bugüne kadar süre gelmiştir. Görevleri sırasında her türlü şiddete maruz kalarak, hakarete, tacize uğrayan, yaralanan, sakat kalan hatta hayatlarını kaybeden zabıtalar, masa başında çalışan kamu emekçisiyle aynı kapsamda değerlendirilmektedirler. Belediyenin diğer birimlerini ilgilendirmeyen görevleri de yerine getiren zabıtalar 20’ye yakın kanun 200’ün üzerinde yönetmenlikle görev ve sorumluluk çerçevesi çizilmiştir. Belediye zabıtasına oldukça fazla görev ve sorumluluk yüklenmiştir. Bu kadar kapsamlı ve geniş görev ve sorumluluğu olan zabıta emekçilerinin mali ve özlük konularında ise görmezden gelinmektedir.”
“ZABITA EMEKÇİLERİ GÖREVİNİ YERİNE GETİRİRKEN SİYASET, MAKAMSAL BASKIDAN KURTARILMALI”
Dede'nin söylediği zabıta emekçilerinin taleplerinden bazıları şöyle:
“-Zabıta emekçileri görevini yerine getirirken siyaset, makamsal baskıdan kurtarılmalı, işlem yürüttükleri mevzuattaki boşluklar ve esneklikler günün şartlarını göre revize edilmelidir. Zabıta çalışanlarının büro memurları gibi genel idari hizmetler sınıfında yer alması anayasamızın temel ilkelerinden olan ölçülülük ilkesine aykırıdır. Zabıta çalışanları yerel kolluk kuvveti statüsü ile zabıta hizmetleri sınıfı olarak belirlenmelidir.
-Haftalık ve günlük çalışma saatleri 657’ye göre düzenlenmelidir. Zabıta çalışanlarının hak etmiş olduğu iş riski ve güçlüğü tazminatının anayasanın temel ilkelerinden olan ölçülülük, eşitlik ve adalet ilkelerine göre yeniden düzenlenmelidir. 3600 ek gösterge verilmelidir.
-Zabıta emekçilerinin yaptıkları görev nedeniyle karşılaştıkları sorunlarla ilgili ve adli durumlarda hukuksal destek sağlanmalıdır. Zabıtanın yasa ve yönetmeliklere aykırı çalıştırılmasının önüne geçilmeli ve belediye başkanlarının keyfi tutumlarına göre görev yerlerinin değiştirilmesi engellenmelidir”
“BELEDİYELERİN KIRILMIŞ AYNASIYIZ”
Mamak Belediyesi zabıtası Bülent Özcan, yaşadıkları sorunları ilişkin ANKA Haber Ajansı'na şunları dedi:
“Bizim 1 ile 7 Eylül arası Zabıta Hafta'mız var. Zabıtaların özlük hakkı her zaman kısıtlanarak verildi. Şu anda mesaimiz 1700 lira gibi bir rakamda. Bizim bu mesai farkımızın en düşük taban aylığımız olmasını istiyoruz. Bunun için de mücadelemiz sürecek.
Geçinemiyoruz, enflasyon belli. TÜİK'in verdiği rakam çift gözüküyor ama şu an üçlü rakamların üzerinde. Onun için geçinemiyoruz. Bütün memurlar şu an yoksulluk sınırı altında. 8 bin lira seyyanen zam verildi ama bu bizim 12'inci aya kadar olduğu söyleniyor. Görev esnasında darba uğruyoruz, hakarete uğruyoruz. Bizi savunacak bir avukatımız yok. Bunların hepsini sendikamız sağlıyor. Zabıtaların artık bir meslek grubu olmasını söylüyoruz. Belediyelerin aynası diyorlar ama biz belediyelerin kırılmış aynasıyız.”
“KAMU EMEKÇİLERİMİZE HAKLARINI VERİN”
Tüm Yerel Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ ise şu değerlendirmede bulundu:
“7'inci dönem toplu sözleşme yapıldı. Ne yazık ki zabıta emekçilerimiz toplu sözleşmenin dışında bırakıldı. Bugün zabıta emekçilerimiz her yerdeler, alandalar, parktalar, sokaktalar, hayatımızın her alanındalar. Artık Türkiye'nin her yerinde olacağız. Zabıta emekçilerimiz haklarını talep ediyoruz: Zabıta emekçilerimizin sınıfı yok, sınıf talep ediyoruz. Zabıta emekçilerimizin mesailerinin artırılmasını talep ediyoruz, 3600 ek göstergenin müftülere verildiği gibi zabıta emekçilerimize verilmesini talep ediyoruz. Buradan sesleniyoruz, toplu iş sözleşmesinde artık bırakın. 51 maddeden 11 madde geçti; bu 11 madde hangi madde olduğunu herkes çok iyi biliyor. Bizlere kazanım sunacaksanız burada zabıta emekçilerimize ve diğer kamu emekçilerimize haklarını verin.”