Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, Halk TV’de Özlem Gürses’in sunduğu Kayda Geçsin programına konuk oldu. 

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Meclis’te süren bütçe görüşmelerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, bütçe için hazırlanan yüzlerce sayfalık kitapların milletvekillerine görüşmelerden 2 gün önce verilmesine tepki göstererek "Bu bütçe nasıl konuşulacak, nasıl tartışılacak? Cuma günü saat 17.00’da bu kitapları milletvekillerine dağıtmışlar. Ben sizin programınızdan önce bir hesap yaptım. 12 bin sayfa belge var burada. 12 bin sayfada vatandaşın parasının nasıl toplanacağı ve nasıl dağıtılacağı öngörüsüne ilişkin bilgi var. Cuma günü saat 17.00’da bu belgeleri gönderiyorlar pazartesi günü saat 11.00’da bütçe görüşmeleri başlıyor. Bu ne demek biliyor musunuz? Hiç uyumadım, yemek yemedim, su içmedim, hiçbir şey yapmadım desem saatte 200 sayfa okumam lazım. Bizimle dalga geçiyorlar." dedi. 

TİP Genel Başkanı Baş, konuşmasının devamında "Ben başlarda ekonomi bilmediklerini, beceriksiz olduklarını düşünüyordum. Yok arkadaş, bunlar ekonomiyi biliyorlar. Bilerek ve isteyerek ülkeyi bu hale getiriyorlar. Çünkü bir tane dertleri var: Diyor ki 'Bu ülkenin tepesine çökmüş azgın bir azınlık var. Ben bunları kollarsam onlar da beni kollar, iktidar koltuğunda otururum. Zaten yargı benim elimde, basını büyük ölçüde ele geçirmiş durumdayım. İstediğim gibi halkı tehdit edebiliyorum, isyan ettiğine dövüp cezaevine atabiliyorum. Tepedeki yüzde 1 mutlu olduğu ve bana onay verdiği sürece halkın yüzde 99’una ben istediğimi yaparım’ O yüzden söylüyorum, bu bütçe Saray’ı ve bir avuç patronu zengin etme bütçesi. Ekonomi bilmiyor olsa, asgari ücretin 35 katı kendisine maaş istiyor. Utanmıyor mu? Zaten yediğin önünde yemediğin arkanda. Saray’da yaşıyorsun 1 lira para vermiyorsun. Uçan, kaçan, yüzen, yazlık, kışlık sarayın var. Her şeyin var. Bilerek ve isteyerek yapıyorlar bunu. O 1500 lira emekli maaşıyla yaşamaya çalışan ve yaşayamadağı için gözyaşları döken amcanın gözyaşlarının sorumlusu Saray’da yaşıyor." ifadelerine yer verdi.

Baş, Antalya’da tarikat yurdunda bir aşçının öğrenciyi öldürmesi ile ilgili haberlere yayın yasağı getirilmesiyle ilgili "Memleketteki bütün gerçek suçlar halkın geniş kesimleri tarafından bilinmesin diye yayın yasağı geliyor. Nasıl olsa mahkemeler de iktidarın sopası. Emrediyorlar, hemen kararlar çıkıyor. Biz bunları kabul edemeyiz. Yurttaşlarımızın şöyle düşünmesini rica ediyorum: Hatırlayacaksınız, bundan 3 ay önce Türkiye’nin pek çok yerinde öğrenciler ‘barınamıyoruz’ diyerek sokaklara çıktılar. Dediler ki ‘biz okumak için ailemizin yanından başka bir şehre geldik ve barınabilecek bir yer bulamıyoruz. Biz o zaman da söyledik, burada bir amaç var. Bu amaç bu tarikat yurtlarına gençleri mecbur bırakmak. Bunun daha önce acı sonuçlarını Aladağ’da ufacık kızların hayatlarına mal olan bir katliamda gördük. Yine benzer bir şey görüyoruz. Bunlara karşı ‘ya arada böyle kazalar da oluyor’ deyip geçerek muhalefet yapılamaz. TİP olarak net söylüyoruz: Bütün tarikat ve cemaat yurtlarını kapatacağız. Devlet bu ülkedeki her öğrencinin barınma hakkını sağlamakla yükümlüdür." dedi.

Editör: TE Bilişim