Hatay Büyükşehir Belediyesi tarafından restorasyon çalışmaları yapılan ilçemizin tarihi varlıklarından Eski İngiliz Okulunda çalışmalar yoğun bir şekilde devam ediyor.
İlçemize bağlı Cumhuriyet Mahallesinde bulunan Osmanlı döneminden kalma nadir taş yapılardan biri olan İngiliz Okulu HBB tarafından kamulaştırılmasının ardından  restorasyon çalışmalarına başlanmıştı. 
Çalışmaların sürdüğü binanın restorasyonunun birkaç aya kadar tamamlanması planlanıyor.
Edinilen bilgiye göre binanın aslına uygun yapılıp yapılmadığı Koruma Uygulama ve Denetim Büroları (KUDEB) tarafından denetleniyor.
Binanın restorasyonunun tamamlanmasının ardından nasıl kullanılacağı da merak konusu. 
1847’ yılından günümüze kadar gelen ve şimdi bizim İngiliz Okulu olarak bildiğimiz yer aslında okulun yemekhane ve yatakhane olarak kullanıldığı bölüm. Okulun tarihçesi ile ilgili çalışmalar yapan Gazeteci Yazar İsmail Zubari’ nin yazısını sizlerle paylaşırken umuyoruz, aslına uygun bir şekilde onarılarak ve tarihi dokusuna uygun bir formda hizmete açılır.
Samandağ’da Bir Misyonerlik Hatırası: İNGİLİZ OKULU
Not: En baştan söyleyeyim, her ne kadar misyonerlik faaliyetler yapmış olsalar da çok değerli doktor, hemşire ve bilim adamı yetiştirmişlerdir. Hatta kuruldukları bölgelerde değim yerindeyse cehaletten kırılan halka biraz umut olmuşlardır.
Samandağ’da İngiliz Okulu diye bilinen bir binadan bahsetmek istiyorum. Halk arasında her ne kadar İngiliz Okulu olarak bilinse de aslında orası Osmanlı döneminde inşa edilen İngiliz Okulu kompleksinin yemekhane ve yatakhane bölümüdür. Derslikler ve diğer bölümler ise ne yazık ki yakın tarihimizde 12 Eylül 1980 askeri rejiminin gazabına uğramış, yıkılıp yerine park yapılmıştır. Tarihi yapı ve kalıntıları ortadan kaldırmanın toplumsal hafızayı yok ettiğini, ancak tarihi değiştiremeyeceğini bilmeyecek kadar yeteneksiz insanlar tarafından yönetilmek ne kadar acı verici. Üstelik yıktıkları kalıntıların yerine yaptıkları parkın adını Atatürk Parkı koyarak sözde meşruiyet kazandırdıklarını sandılar. Halbuki bilmiyorlar ki Anadolu Medeniyetler Müzesi başta olmak üzere Türk Tarih Kurumu ve bilimsel akademilerin en önemli bölümlerini Atatürk kurdurmuştur. Bunu yaparken temel amacı Anadolu’da hüküm sürmüş medeniyetlerin eserlerini korumak ve geçmiş uygarlıkları gelecek kuşaklara taşımaktı.
Ben İngiliz Okulunun varlığını 70’li yıllarda Ortaokul ve Lise dönemlerinde arkadaşlarımla birlikte yaptığım gezilerden öğrendim. Birçoğu viraneye dönmüş dersliklerden hatırladığım tonozlu yapıların ayakta kaldığıydı. Sekili bir arazi üzerinde birkaç parçadan oluşuyordu. En üstte tepenin düzlük alanında birkaç mezar vardı. Mezarlarda bu okulda görev yapan öğretmen veya idarecilerin adları vardı. Yanılmıyorsam İngiliz adlarıydı taşlara kazılan. Bu mezarlar sonradan tahrip edildi. Nedeni yabancı oldukları için değil mezar taşlarının bileği taşından örülmüş olmasıydı. O taşlar zamanla parça parça götürüldü. Bizim bölgede nadir bulunmasına rağmen İngiliz mezarlarının bu taşlarla örülmesi enteresandı. Mezarları ve taşlarını çok iyi hatırlıyorum.
Dersliklerin olduğu yerde 1990’lı yıllarda park üzerinde Jan ve Suphi Beyluni adıyla yeni bir okul inşa edilerek liseye dönüştürüldü. Bu okulu o zamanlardaki mülk sahibi Suphi Beyluni kendisi ve abisinin adına inşa etmişti. Bugün İngiliz okulundan arta kalan tek bina yemekhane ve yatakhane bölümünü kapsayan yapıdır. Bugüne kadar ayakta kalmasının nedeni belki de içinde bir ailenin yaşamasıdır. Binayı daha sonra Samandağlı iş adamlarından Mahir Hilenoğlu satın almıştır.
İngiliz Okulu son yıllarda tekrar gündeme gelmeye başladı. Yıllar önce belediye meclisi toplantısında verilen bir önergede okulun bulunduğu parselin imar durumu değiştirilmek istendi. Olay basına yansıyınca Hatay Müze Müdürlüğü duruma el koyarak söz konusu binanın korumaya alınması için çalışmalar yürüttü. Sonuçta Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün 15.06.2010 tarih ve 6115 numaralı kararıyla “Anıt Bina” olarak tescil edilip korumaya alındı.
İngiliz Okulu binası günümüzde yeniden gündeme gelmeye başladı. Samandağ belediye meclisinin 2014 Temmuz ayındaki toplantısında binanın “Medeniyetler Müzesi”ne dönüştürülmek üzere satın alınması için Belediye Başkanına yetki verilmesini görüşerek onayladı. Bazı kesimler karara itiraz etti. İtiraz sebebi ise paranın nereden bulunacağıydı. Bence binanın alınıp müzeye veya uygun bir projeyle başka bir şeye dönüştürülmesi doğru bir karar. Samandağ için büyük kazanç olacaktır. Burada asıl tartışılması gereken konu paranın nereden bulunacağı değil binanın en iyi nasıl değerlendirileceğidir. Çünkü ilçemizde zaten çok az kalmış eski yapıların korunması ve değerlendirilmesi toplumsal hafıza ve kültürel miras açısından çok önemlidir. Bu işin siyasal çekişmelerden ayrı tutulması ve elbirliği ile Samandağ halkına kazandırılması zorunluluktur.
İngiliz Okulu’nun hikâyesi nedir? Zamanında merak edip araştırmıştım. İşte edindiğim bilgiler.
Osmanlı döneminde İngilizce ve Arapça, Fransız döneminde ise Fransızca ve Arapça eğitim verilen İngiliz Okulu’nun hikâyesi 19. yüzyılın ilk yarısında başlar. Bu dönemde eğitim, bilim ve teknik alanlarda gerekli atılımları yapamayan Osmanlı İmparatorluğu borç batağına saplanmıştı. Almanya, İngiltere, Fransa ve Amerika'dan gerek borç, gerekse yardım adı altında alınan paraları ödeyecek durumda değildi. Bu durum Osmanlı yönetimini yabancı devletlere karşı taviz vermeye zorluyor ve Avrupa devletleri peş peşe kendi okullarını kurmaya başlıyorlardı.
Hatay yöresi pek çok etnik gurubu barındırmaktaydı. Büyük toprak sahibi Sünni Türkler kent eşrafını oluşturuyordu. Hıristiyanlar zanaat ve ticaretle uğraşıyor, Alevilerse yönetim baskısı altında sabırlı ve çalışkan bir topluluk durumunda, genelde toprak sahipleri yanında çalışan mevsimlik işçi ya da maraba (yarıcı) topluluğuydu.
Hatay’da 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren misyoner faaliyetlerinin arttığı görülür. 1846 yılında* İngilizler Süveydiye’de bir okul açarlar. Daha sonra bunu 1876’da Antakya’da ve 1902’de İskenderun’da açılan okullar izler. 1905’te Antakya’da, 1912’de İskenderun’da birer okul daha açılır. Bunlardan önce İtalyanlar 1882’de bir okul açmışlar ve burada Hıristiyan ailelerin çocuklarına eğitim vermeye başlamışlardı.**
Birinci Dünya Savaşı sırasında kültürel yaşamda bir durgunluk başlamıştı. Resmi okullara öğretmen bulunamıyor medreseler birer birer kapatılıyordu. 1918'de Osmanlı Ordusu Suriye’den çekilirken Hatay’da ortaya çıkan siyasal oluşumlar, kültürel yaşamı da etkiledi. Suriye hükümeti yanlılarıyla, Türkiye’ye bağlı kalanlar, ayrı kültürel programların savunucusu durumundaydı.
Fransız mandası döneminde kültür siyasetini, bir koloni programı oluşturmaktaydı. Amaç Fransız dilini ve kültürünü yaymaktı.
1928'de liselerde Türk ve Arap şubeleri belirli bir kaç ders dışında Fransızca öğretimine başladı. Türkiye’de uygulanan beş yıllık ilkokul dönemine koşul olarak beş sınıfa çıkarılan iptidailere (İlkokullara) de birinci sınıftan başlayarak Fransızca dersleri kondu. Bu okullar Fransızların Koleje dönüştürdükleri liseler için hazırlık okulu durumundaydı.
Savaş yıllarında kapatılan yabancı okullar, manda yönetiminde yeniden açıldı. İngiliz ve Fransız misyonerleri Süveydiye’de etkinlik gösterdi. Daha önce Hıristiyan çocukların öğrenim gördükleri bu kurumlara işgalden sonra Türkler ve Araplar da çocuklarını göndermeye başladı. Zamanla Türk ve Araplarda Fransız diline karşı bir heves ve eğilim belirmiş, birçok aile çocuklarını buraya göndermeye başlamıştı.
1935’te Hatay’da bulunan yabancı okullarda 2432 öğrenci öğrenim görmekteydi. Bu öğrencilerden 113’ü Müslüman’dı.
1938'de kurulan Hatay Devleti on ay ayakta kalacak ve bu dönem boyunca siyasi çalkantılar hüküm sürecekti.
1939'dan itibaren uygulanan Cumhuriyet kanunları sonucunda yabancı okullar öğretimlerine son verdiler. O dönemde geleneksel toplum özellikleri ağırlıktaydı. Etnik guruplar kendilerine özgü yaşantılarını korumaktaydılar. Tarım, ticaret ve el sanatları başlıca ekonomik etkinliklerdi. Kapanan yabancı okullara karşın Hatay’da eğitim faaliyetlerinde hızlı bir gelişme görülür. Okul, öğrenci ve öğretmen sayılarında önemli artışlar olur. Hatay bugün sahip olduğu üniversite kolej ve devlet okullarıyla eğitim alanında büyük atılımlar gerçekleştirmiştir.
*Babası bu okulda öğretmenlik yapmış Suphi Karaçaylı’dan 1997 yılında yaptığım sohbette okulun 5 Temmuz 1847 yılında tamamlandığını ve aynı yıl eğitim-öğretime başladığı bilgisini almıştım. Aynı konu üzerinde Samandağ’da öğretmenlik yapmış Ayhan Sarıhan 30 Aralık 1974 ve 6-13-20-27 Ocak tarihli o zamanlarda Samandağ’da yayınlanan “İLERİ” gazetesinde yazdığı “İngiliz Emperyalizminin Bir Harabesi” adlı makalesinde okulun kuruluşunu 1848 olarak belirtmiştir.
** Yaptığım araştırmalarda Osmanlı döneminde açılan yabancı okulların bir çoğunun ruhsatsız inşa edildikleri anlaşılıyor. Hatay’da da durum farklı değildir. Bu yüzden varlıkları bilinen okulların haricinde ruhsatsız okulların oranı daha yüksek olduğu kanaatindeyim. Bu bilgileri de ancak eski yerel yayınlar ya da burada çalışmış görevlilerin hatıratlarından ortaya çıkarabiliriz. Bu da uzun ve sabırlı bir çalışmayı gerektirmektedir. Tabii ki yabancı dilleri de bilmek gerekir. 
15 Ocak 1903’de Mevcudiyetleri Tanınan İngiliz Okulları başlığıyla yayınlanan tabloda Antakya’da Mektep ve Kilise 1886, Halep, Antakya, Haretü’l-verd Mahallesinde Mektep 1881 adı altında iki okul yer almıştır.
Ayrıca 1903 Yılındaki Fermanlı ve Ruhsatlı Amerikan Okulları başlığı altında verilen tabloda Halep, Antakya’da bir İptidai Mektebinin olduğu yer almaktadır.
Doç. Dr. Süleyman Büyükkarcı “İngiliz Okulları ve Tarihi Gelişimi” Halep vilayetine bağlı Antakya kazasında İngilizlerin Hicri 1280 (Miladi 1864) yılında resmi kaydı olmayan bir okul açtıklarını belirtmektedir.
Mu. Atğm. Gıyasettin Aytaş “Osmanlı Devletinde Eğitim Sistemi” İtalyanların Hatay’da 1863 yılında bir okul açtıklarını yazmaktadır.
Foto-Haber:Neslihan Sağaltıcı

Editör: TE Bilişim