İlçemize bağlı Büyükoba Mahallesi’ne konuk olduk, Mahalle Muhtarı Bayram Kılıç’tan mahalleyle ilgili bilgi aldık. Ulaşımı zor, özel araçla gidilmesi gereken, orman içinde uzak, terkedilmiş ve yalnız bırakılmış hissi uyandıran bu mahallemize giderken Samandağ’ın her yerinde yaşanan yol sorunu burada da karşımıza çıkıyor. Bozuk yollardan geçerek geldiğimiz muhteşem doğasıyla ormanın içindeki Büyükoba Mahalesinde Muhtar Bayram Kılıç’ın evine konuk olduk. Büyükşehir Yasasıyla köyden mahalleye dönen ve 2014 yılında yapılan seçimlerde Büyükoba Mahallesi’ ne muhtar seçilen Kılıç, iki dönemdir mahallede muhtar olarak görev yapıyor. Muhtar Kılıç’ın sorularımızı cevapladığı röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz. -Sizi biraz tanıyalım? Kılıç: İki dönemdir mahalle muhtarıyım. 2014 yılında muhtar seçildim. Daha önce Nakliyecilik yapıyordum, şimdi de muhtarlığımın yanı sıra bu işimi sürdürüyorum. - Mahalle hakkında bilgi alabilir miyiz? Kılıç: Mahallemiz 120 haneli, Antakya’ ya 33 kilometre, Samandağ’ a 25 kilometre uzaklıkta. Mahallemizde 432 kişi yaşıyor. Köy daha kalabalıktı bir terör olayı olmuştu olanağı olanlar buradan Antakya’ ya göç etti. Durumu olmayan garibanlar da burada kaldı. Mahalle halkı geçimini ormancılıktan kesim dikim yaparak sağlıyor, ayrıca Fidanlı ve Tomruksuyu Mahallelerine yevmiyeye giderler, hayvancılık yaparlar. Gerçi Yem fiyatları çok arttığı için hayvancılıktan da yavaş yavaş vazgeçiliyor. Kendi halimizde şehirden uzak ormanın içerisinde yaşıyoruz. - Mahallelinin eğitim düzeyi hakkında bilgi verir misiniz? Kılıç: Eğitim düzeyi olarak mahallemizde bir ilkokul var. Allah devletimizden razı olsun taşımalı eğitimle ortaokul ve liseye gidebiliyorlar. Bundan 5 yıl öncesine kadar üniversiteye giden çocuğumuz yoktu. Şartlar çok zor, çocuklar eğitim alamıyor. Yani ailelerin maddi gücü yok. Çocuğu okula gönderip cebine 10 lira harçlık veremiyor, dersaneye gönderemiyor. Zaten günde 40 -50 lira kazanıyordur, nasıl bütçe ayırsın. Nasıl göndersin ki kazandığıyla ancak karnını doyuruyor. - Mahallenin en büyük sorunu nedir? Kılıç: Bizim en büyük sorunumuz işsizlik ve yol. Suyumuz Büyükşehir olmadan önce Özel İdare tarafından getirilmişti. Biz Suyun içindeyiz zaten. Karaçay Barajının havzası bizden giden sularla doluyor. Bizden giden suyu 12 mahalle içme suyu olarak kullanıyor. Toygarlı’ dan Yoğunoluk’ a kadar. Aslında burası 2. Abant olabilecek bir durumda, Karaçay barajı dolayısıyla. Belki biz görmeyiz belki ama Turizm Bakanı ve Orman Bakanı elbirliğiyle, siyasetçiler de bu işe el atarsa ne bileyim kano, piknik yerleri, mesela hayvancılık yapılıyor çökeleğini, yağını satmak için stantlar kurularak köylünün satış yapması sağlanırsa köylüye alternatif iş sağlamış olur. - Samandağ ile mahallelinin bağı nasıl? Kılıç: Buradan en çok ayak Antakya’ ya oluyor. Devlet kurumlarında işi olanlar, pazara gidecekler, ihtiyaçlarını almak için haftada bir gün Samandağ’a giderler. Aslında buralar bilinmiyor. Hatay’ın iyi bir yanı var ve bu Türkiye’ de başka yerde yok yarım saatte denize yarım saatte yaylaya gidilir. İkisini bir yerde bulamazsın. - Muhtar seçildikten sonra mahalle için yaptığınız hizmetler hakkında bilgi verebilir misiniz? Kılıç: Köylüye geçim amaçlı bir şey değil ama Mezarlığımızın duvarı, abdest alınacak yeri yoktu onun yaptık, camimiz ufaktı, tuvaleti yoktu onları yaptık. Okulumuz 1967 de yapılmıştı ve küçüktü yeni bir okul yaptırttık. Köydeki dede yatağının üzerinde beton vardı ama insanlar geçemezdi. Menfez yaptırarak düzelttik. Köyde toplanma alanımız yoktu. Bir yangında, bir taziyede, bir düğünde yerimiz yoktu. 4 dönümlük bir alanı düzenleyerek içine çocuk parkı, spor aletleri ekleyerek bir toplanma alanı yaptık. Sağ olsun devlet büyüklerimiz ve büyükşehir belediyemiz bu işlerin yapılmasında yardımcı oldular. Ama tabi ki eksikliklerimiz var. Elektrik direklerimiz köye kadar ana hat geldi ama ondan sonrası köye 1985 yılında ilk gelen elektrik direkleri. - Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı? Kılıç: Ne diyeyim siyasetçilerin seçimden seçime değil de arada da bir gelsinler. Seçim zamanı gelip sizi unutmayacağız deyip sonra da giderler uğramazlar. Gelsinler ki Köyün sıkıntılarını, yolların, gençlerimize ne yapabiliriz onlar bize bir akıl versinler. Yani bize büyüklük yapsınlar. Sohbetin ardından bize Mahalleyi gezdiren Muhtar Kılıç, okulun giriş kapısında çocuklar için tehlike arz eden kanalın kenarına korkuluk istediğini, ama henüz sonuç alamadığını sözlerine ekledi. Röportaj-Foto: Neslihan Sağaltıcı